ÇİN’İN TAKLİT (İMİTASYON) BAŞARISININ ARDINDAKİ 4 TEKNİK
Kariyeri boyunca çeşitli uluslararası reklam ajanslarında görev yapan Raymond Chin, Çin’in imitasyon kültürünü ve taklit ürünlerin gelişimini SXSW (south by southwest) etkinliğinde anlattı. Çin’de birçok ajansta çalışarak edindiği bilgi birikimini aktaran Chin şu anda da Publicis bünyesindeki SapientNitro’da görev yapıyor. Konuşmasında Çin’in imitasyon kültürünün temelinde yatan etkenleri ve gelişmiş imitasyon kültürünün teknolojiye yaptığı katkıyı değerlendiren Chin, imitasyon tekniklerini 4 gruba ayırdı.
Çin’in taklit konusunda dünya markası olduğu bir gerçek. Günlük dilimizde dahi taklit ürünleri “Çin malı” etiketiyle betimliyoruz. Ancak zihnimizde canlanan o “Çin Malı” imajı son dönemlerde kalitesiz maldan kullanışlı mallara evrilme aşamasında. Hatta öyle ki taklit ürünler zaman zaman asıllarının bile önüne geçiyor. Bugün Çin’de Starbucks, KFC gibi batılı markalarda yapılan ufak isim değişiklikleri ile oluşturulan taklitler oldukça yaygın ve kabul görmüş durumda. Ancak Çin’in bu imitasyon başarısının sırrı nedir ya da rastlantı mıdır?
Raymond Chin’e göre Çin’in imitasyondaki başarısı kesinlikle rastlantı değil, bu bir kültürün yansıması. Çin’de taklidin çocukken başladığını belirten Chin, çocukların alfabeyi öğrenirken bile yetişkinleri taklit etmesini örnek gösterdi. Çin’in imitasyon kültürünün emekleme dönemlerinde adaptasyonun da varlığı önemli bir etken. Örneğin Van Gogh’un Yatak Odası adlı eserini taklit eden sanatçı Zhao Xiaoyong’un kendi odasını resmetmesi imitasyonun adapte edilerek ortaya çıkmasını gözler önüne seriyor. İmitasyon kültürünün gelişmiş döneminde uygulanan 4 tekniği de Raymond Chin şöyle sıralıyor:
1.Karıştırma (Mash-up)
Karıştırma tekniğinde ortaya çıkacak olan ürüne alternatif olabilecek her mevcut üründen özellikler taklit ediliyor ve bu özellikler tek bir üründe birleştiriliyor. Bunun en somut örneği Çin’in bir numaralı mesajlaşma uygulaması WeChat. Bu uygulamada Facebook, WhatsApp, Instagram ve Twitter gibi alternatif ürünlerden esintileri görmek mümkün. Yani tüm bu saydıklarımın farklı özellikleri toparlanarak WeChat ürününde birleştirilmiş.
2. Değiştirme (Remix)
Bu teknikte ise Batı’da popüler olmuş bir özellik, çeşitli özelliklerle donatılarak farklı bir hizmet olarak kullanıcılara sunuluyor. Çin’in canlı yayın kültürü buna verilebilecek en belirgin örnek. Çinli internet kullanıcıları hemen her konuda canlı yayın yapıyor. İzleyiciler ise yayın esnasında “emojili ve stickerlı” reaksiyonlar için ücret ödüyor. Böylelikle yayıncılar da bir gelir elde ediyor.
3. Dönüştürme (Transformation)
Raymond Chin tarafından aktarılan bir diğer imitasyon tekniği olan dönüştürme tekniğinde esas olan başarılı bir ürünü bire bir taklit etmek yerine ürüne ekleme yaparak taklit etmek. Çin’de bu teknikle taklit edilen birçok ürün bulunuyor. Örneğin; USB girişli araç şarj cihazları, USB girişinin üzerine Bluetooth FM verici eklenerek piyasaya sürülüyor. Bu tekniğin en somut örneklerinden biri de Segway’in Çin menşeili bir şirket tarafından satın alındıktan sonra öncekinden daha başarılı bir ürün ortaya koyması.
4. Yöntem Kopyalama (Method Copy)
Kronolojik olarak da son imitasyon tekniği olan yöntem kopyalaması da temel olarak doğrudan bir ürünü taklit etmek yerine ürünün altında yatan fikri kopyalama anlamına geliyor. Bu teknik, ortaya çıkmamış bir ürünü ilk kez piyasaya sürmeye olanak tanıyor. İmitasyon kültürünün geldiği son nokta olan bu tekniğin en net örneği ise batılıların iPhone 7 ile deneyimlediği çift kamera özelliği. Zira Huawei P9 ile iPhone 7’den bir nesil önce Çin bu özelliği ilk kez gün yüzüne çıkarmış oldu.
Etik bağlamında soru işaretleri olsa da imitasyon kültürü, teknolojide önemli bir yere sahip ve Çin’i çözümlemek adına imitasyon kültürünü anlamak son derece önemli.